Urashima Tarou 浦島太郎
Her hafta bir Japon hikayenin bir kesidini sizlerle paylaşmak istiyorum. Hikayeyi direkt Japonca'dan çeviriyorum.

Urashima Tarou, Japonya'nın eski hikayelerinden biridir.

"Burası denize yakın bir yerdi. Tarou ve annesinin evi buradaydı. Tarou, her gün denize gidiyor ve balık tutuyordu. Bugün de Tarou denize gitti. Denizde çocuklar vardı. Çocuklar sopa ile ne dövüyorlardı Kaplumbağa mı? Evet, çocuklar sopa ile kaplumbağayı dövüyordu.

"Acıyor. Aa! Acıyor." Kaplumbağa ağlamaya başladı.

Tarou, çocuklara şöyle dedi: "Size para vereyim, bana bu kaplumbağayı verin."

"Gerçekten mi?" Çocuklar kaplumbağayı Tarou"ya verdiler.

"Çok teşekkür ederim" dedi kaplumbağa ve denize geri döndü. 

1 hafta sonra

Tarou, bugün de denize gitti. Çok güzel bir hava vardı. Tarou , bugün de balık avlayacaktı. Kaplumbağa yine geldi ve şöyle dedi: "O gün için çok teşekkür ederim. Denizin içinde çok eğlenceli şeyler var. Benimle gelir misin?"
"Gelirim" Tarou kaplumbağanın üzerine bindi ve denizin içine girdiler. Ne kadar da güzel balıklar vardı.

"Waoww! Denizin içi ne kadar güzel."

Kaplumbağa ve Tarou, Büyük kalenin önüne geldiler ve kaplumbağa şöyle dedi: "Burası Ryūgūjiyou'dur"

Ryūgūjiyou çok güzel bir yerdi. Tarou, kaplumbağa ile birlikte Ryūgūjiyou'nun içine girdi. Orada çok güzel kadınlar vardı. Tarou kaplumbağaya sordu: "Oradaki güzel kadın da kim ?" "Otohimesama'dır" diye Cevap verdi kaplumbağa. "Sen Tarou-san'sın değil mi? O zaman buraya gel lütfen." dedi Otohimesama Tarou'ya.

Riyūgūjiyou da çok lezzetli yiyecekler ve çok çeşitli içkiler vardı. Tarou, her gün Otohimesama ile vakit geçirdi ve  lezzetli yiyeceklerden yedi. Lezzetli sakelerden içti. Her gün çok eğlenceli geçiyordu.

1 hafta... 2 hafta... 1 ay... 2 ay... 1 sene... 2 sene...

Bir gün Otohimesama şöyle dedi: "Tarousan, iyi misin? Hiç bir şey yemedin, ne oldu?"

Tarou şöyle söyledi: "Otohime-sama, ben artık eve geri dönmeliyim."

" Aaa neden?" diye sordu Otohimesama.

"Evde annem tek başına" dedi Tarou."

"Öyle mi? Anladım... O zaman gidebilirsin."

Otohimesama, Tarou'ya bir kutu verdi. Bu çok güzel bir kutuydu.

"Çok teşekkür ederim 0tohimesama."

Torou bu kutuyu aldı.

"Otohime-sama, çok teşekkür ederim , hoşçakal"

"Hoşçakal"

Tarou kaplumbağanın üstüne bindi. Evinin yakınına gelince kaplumbağadan indi ve şöyle dedi: "Kame-san, çok teşekkür ederim. Hoşçakal."

"Hoşçakal"

Kaplumbağa, Riyūgūjiyou'ya geri döndü. Tarou evine gitti ama evi orada değildi.

"Aaa benim evim neden yok ?"

Tarou, yakında olan birine sordu: "Benim evim burada değil, annem burada değil. Benim evim nerede, Annem nerede?" 

"Anlamıyorum, 100 yıl önce burada bir ev vardı, ama şimdi yok." dedi adam.

Tarou şöyle dedi: "Ne, 100 yıl önce mi?... Ryūgūjiyou da 100 yıl da...."

Tarou'nun artık evi ve annesi yok. Hiç bir şeyi yok...

Aslında var; bir umut var, bir kutu... Bu güzel kutuyu Otohime-sama vermişti.

---Kutunun içinde acaba ne var ---

Tarou,  kutuyu açtı. "Wao" Bu bir duman. İçinden beyaz bir duman çıkmıştı. Tarou, artık genç değil, beyaz saçlı yaşlı bir adamdı.Daha sonra Tarou nereye gitti, Bunu kimse bilmiyor.

Not: umi no koe "海の声 " dinlemenizi öneririm. Bu hikayeyi okumadan önce dinlediğim bir şarkıydı. 

Not: Kamesan=Kaplumbağ bey/bayan anlamında

iyi okumalar.

Tarih 3. sinif ögrencisi. Japonyaya merakli. Ileride japonyada yasamayi dusunen. Yeni seyler ögrenmeyi seven biriyim. Ogrendiklerimi sizinle paylasmak benim icin mutluluk kaynagi.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Yorumlar

https://www.animeler.net/assets/images/user-avatar-s.jpg

0 comment

Write the first comment for this!

Disqus Yorumları