Japonya, hem modern hem de tarihi yapılarıyla etkileyici yüzlerce mimari örneğine sahip. Bu eşsiz mimari anlayışı kavrayabilmek için Japonya'nın tarihsel gelişimine göz atmak gerekiyor.
Tarih öncesi Japon mimarisinin kabile havası, benzersiz mezar höyükleri ve sazdan çatılı ahşap yapılar içeriyordu. Nara dönemi'nden başlayarak, tasarımlar Çin Budist mimarisinden etkilendi ve ileriye doğru büyük bir sıçrama yakaladı.
Heian dönemi ile Japon mimarisi, kendine özgü sofistike estetik anlayışı ve ülkenin dünyanın en büyük ahşap yapılarını inşa etmesini sağlayan özgün marangozluk teknikleri ile benzersiz bir karaktere büründü.
1860'lar ile II. Dünya Savaşı arasındaki dönemde; batıyı temkinli bir şekilde takip eden Japonya, batı mimarisi ile de tanışmış oldu. Savaş sonrası dönemde, yine Japon niteliklerine ve anlayışına sahip fakat batı mimarisi ile harmanlanmış özgün bir yapıya bir daha evrildi.
Bunlardan birkaçını sizler için derledik.
1. Skytree, Tokyo
Japonya'daki en yüksek yapı olan Skytree kulesi, 634 metredir. Tasarımında, Japon pagodalarının mimarisinden esinlenilmiştir. Tıpkı bir pagoda gibi, Skytree'nin dış kabuğu ve tüm yükleri, içte betonarme silindirik bir çekirdek tarafından taşınmaktadır. Bu özel sistemleri ile Pagodaların yüzyıllarca depremlere karşı koydukları bilinmektedir. Fakat bu yükseklikte bir kulenin deprem anında ayakta kalabilmesi için ayrıca 100 tonluk modern deprem sönümleyicileri de kullanılmıştır. Kule temeli bir eşkenar üçgen olup, en tepede dairesel bir forma kavuşur. Nikken Sekkei firması tarafından tasarlanmıştır.
2. Tōdai-ji Tapınağı Büyük Buda Salonu, Nara
Yedi büyük tapınaktan biri olan Tōdai-ji, aslında Budist bir tapınak kompleksi. Komplekste, depremler nedeniyle günümüze ulaşamamış iki pagoda ile çeşitli tapınak salonları, kütüphane, araştırma merkezi, depolama tesisi ve oditoryum yer alıyor. Tōdai-ji Tapınağı, 728 yılında Tang Hanedanlığı sırasında İmparator Shomu tarafından inşa ettirilmiş. Tapınağın önemli bir parçası olan Daibutsuden yani Büyük Buda Salonu geçirdiği pek çok yangın sonrası onarılarak 1709 yılında günümüzdeki halini alır.
Budist mimarinin önem kazandığı ve yükselişe geçtiği bir dönemde yapılan Tōdai-ji Tapınağı’nın ana salonu Daibutsuden, elli metre uzunluğu ve elli metre genişliği ile 1998 yılına dek dünyanın en büyük ahşap yapısı olmuş. Tapınağın ev sahipliği yaptığı Büyük Buda heykeli, Japonya’da bulunan en uzun Buda heykeli. Orjinal ismi Rushanabutsu olan bronz heykel, net olarak 14,98 metre yüksekliğinde ve 500 ton ağırlığında.
3. Mode Gakuen Koza Kulesi, Tokyo
Shinjuku'da bulunan, dünyanın en yüksek ikinci eğitim tesisi olan yapı; öğrencilerine üretmek, büyütmek ve dönüştürmek için ilham vermek amacı ile koza şeklinde tasarlanmış. Duvarları içinde Gakuen Moda Okulu, Bilgi Teknolojisi Merkezi ve İSEN Tıp Enstitüsü bulunmaktadır. Mimar Paul Noritaka Tange tarafından tasarlanmıştır.
4. Nippon Budokan, Tokyo
Budokan, 1964 Tokyo Olimpiyatları için inşa edilmiş bir Judo salonu. Yapı tasarımında, Nara'da bulunan Horyuji Tapınağı, Hayaller Salonu'ndan esinlenilmiş. Bina konser salonu olarak tasarlanmasada, sıradışı sekizgen şekli mükemmel bir akustik ortam hazırlamış. Bunun sonucunda, dünyaca ünlü sanatçıların yaklaşık 50 canlı ses kaydına ev sahipliği yapan efsanevi bir konser salonu olarak da anılmaktadır. Mimar Mamoru Yamada tarafından tasarlanmıştır.
5. De Beers Binası, Tokyo
Ünlü bir ticaret merkezi olan Ginza bölgesi, metal ve camdan bükülmüş bir cepheye sahip bu eşsiz gökdelene ev sahipliği yapıyor. Yanından fark etmeden geçmeniz neredeyse imkansız. Tasarımı gerçek dışı bir kaliteye sahip. Mimarisi Jun Mİtsui&Ortakları firmasına aittir.
6. Horyuji Tapınağı, Nara
Horyuji tapınağı, 6. yüzyıldan kalma, Nara bölgesinde yer alan dünyadaki en eski ahşap yapı olan 32 metrelik bir ahşap pagodaya ev sahipliği yapmaktadır.Tapınak aynı zamanda Hayaller Salonu adı verilen eşsiz sekizgen yapıyla da bilinir.
7. Osanbashi İskelesi, Yokohama
Osanbashi İskelesi, Yokohama limanında, Kraliçe Elizabeth 2 gibi büyük yolcu gemilerini ağarlayabilen bir yolcu terminalidir. İskeleyi çevreleyen okyanusun dalgalarını yansıtmak için, kıvrılan ahşap ve çimenden oluşan yürüyüş yollarıyla, Yokohama'nın Minato Mirai bölgesinin muhteşem manzarasını sunan konforlu, uğrak bir turisitk mekandır. Yapı FOA tarafından tasarlanmıştır.
8. Yokohama Landmark Kulesi, Yokohama
Yokohama Landmark Tower, 1993'ten 2012'ye kadar Japonya'daki en yüksek binaydı. Yapı; otel, ofisler, mağazalar, restoranlar ve 69. kattaki bir gözlem kulesinden oluşmakta. 79 asansörü, saatte 45 kilometre hızla Japonya'nın en hızlısı olma özelliğine sahip. Zirveye yolculuk yalnızca 40 saniye sürüyor. Mimar Hugh Stubbins tarafından tasarlanmıştır.
9. Tokyo City Hall, Tokyo
Tokyo'nun Batı Shinjuku ticari bölgesinin baskın mimari özelliğini yansıtan ikiz kuleler. Bilgisayar çiplerinden esinlenerek tasarlanmış olsada, çoğu insan daha çok Gotham City görünümüne sahip olduğu konusunda hemfikir. Dünayaca ünlü mimar Kenzō Tange tarafından tasarlanmıştır.
10. Sanjusangendo Tapınağı, Kyoto
1164'te inşa edilen tapınak, 120 metre uzunluğu ile, Japonya'nın en uzun ahşap yapısı olma özelliğine sahiptir. Merhamet tanrıçası Kanon'a adanmış tapınak, 42 kollu 1001 Kannon heykeli ile meşhurdur.
11. Himeji Kalesi, Himeji
Himeji Kalesi, Japonya'nın hayatta kalmayı başarabilmiş en büyük kalesidir. Kale ilk olarak 1333 yılında inşa edilmiştir ve son halini 17. yüzyılda almıştır. Himeji Kalesi, bir dizi labirent benzeri yol ile birbirine bağlanan 83 yapıdan oluşuyor. Himeji Kalesi, genellikle Nisan ayı başlarında, çiçeklenme mevsiminde oldukça popüler bir kiraz çiçeği izleme noktasıdır.
12. ACROS, Fukuoka
Asılı bir bahçeye benzemek üzere tasarlanmış 15 katlı yapı, uluslararası bir konferans salonu ve kültürel amaçlı bir kamu binasıdır. Binanın güney cephesine yerleştirilen ve bitki örtüsü ile kaplanan teras şeklindeki 15 basamak, ACROS Fukuoka’ya 100 bin metrekarelik bir park kazandırmış durumda. Binanın tepesine tırmanan basamaklar zeminden yaklaşık 60 metre yüksekliğe kadar uzanıyor. Bahçe teraslarında, dört mevsimin değişikliklerini temsil eden 120 türden 50 bin bitki bulunuyor. Yeşil çatı, binanın sıcaklığını dengede tutarak enerji tüketimini azaltıyor, yağmur sularının akışını engelliyor. Ayrıca büyük birde atriyuma sahip. Mimar Emilio Ambasz tarafından tasarlanmıştır.
13. Akashi Kaikyo Köprüsü, Kobe
Kobe şehrini Awaji Adası'na bağlayan köprü, dünyanın en uzun asma köprüsü olma ünvanına sahiptir. Köprü depremlere dayanacak şekilde tasarlanmıştır. Büyük Hanshin depremi merkez üssüne çok yakın olmasına rağmen ayakta kalmayı başarmıştır. Üstelik tayfun bölgesinde yer almaktadır. İnşaat Mühendisi Satoshi Kashima tarafından tasarlanmıştır. Eşsiz mühendislik ayrıntılarını merak edenler için Mega Yapılar belgeselini tavsiye ederim.
14. Kyoto Tren İstasyonu, Kyoto
Kyoto tren istasyonu'nun ana salonu, yaklaşık 500 metre uzunluğunda ve 70 metre yüksekliğinde bir açıklığa sahip. Tek yönde sonsuzluğa iniyormuş gibi görünen merdivenler ve diğer yönde Skyway adı verilen asmayollar ile eşsiz bir yapıya sahip. Bu asmayol gökyüzünde duruyormuş hissi verirken, Kyoto Kulesi'nin manzarasıyla enfes bir görsellik sunuyor. Tokyo Üniversitesi eski profesörü Hiroshi Hara tarafından tasarlanmıştır.
15. Kinkakuji Tapınağı, Kyoto
Kinkakuji, Japonya'da altın kaplamalı yapıların nadir bir örneği olan küçük bir tapınaktır. Onun cüretkar altın dış kaplaması bir şekilde bahçesinin estetiği ile çalışır ve Japonya'daki en fotojenik noktalardan biri olarak kabul edilir. Tapınağın mimarisi eski Japon evleri için bir kılavuz niteliği taşımaktadır ve etkisi bugün hala birçok Japon evinde görülebilir.
16. Umeda Sky Binası, Osaka
Birbirine paralel uzanan ve sadece sondaki iki katta birbiriyle buluşan 40 katlı iki kuleden oluşur. Çatı katında, havada asılı duran iki yürüyen merdivenle ulaşılan geniş bir dairesel gözlem platformu ile yükseklik korkusu olmayan ziyaretçilerine mükemmel bir Osaka manzarası vaat ediyor. Tokyo Tren İstasyonu'nu da tasarlayan Tokyo Üniversitesi eski profesörü Hiroshi Hara tarafından tasarlanmıştır. İki yapınında ortak bir yönü var. Umeda Sky binasının yürüyen merdivenleri, Kyoto İstasyonu'nun çatısından geçen Skyway olarak bilinen asmayollar ile benzer bir his uyandırıyor.
Yorumlar
0 comment