Nedir Bu Kan Davası: Devil May Cry 5

Sevgili ve değerli okur:

1)  Bu inceleme majör derecede spoiler içermektedir.

2)  Daha önce, DMC Devil May Cry incelememde bahsettiğim konulara (oyunun temel mekanikleri, eşyalar vb.) bu incelemede değinmeyeceğim. Bu yüzden incelemeyi okumadan önce https://www.animeler.net/galeri/agla-capcom-dmc-devil-may-cry iki göz gezdirin sonra burada buluşalım.

Yıllar sonra Capcom’un yeni bir Devil May Cry oyununu geliştireceğini duyurması Devil May Cry hayranlarının uzun zamandır beklediği bir haberdi. Geçtiğimiz yıllarda Capcom, yaptığı yanlışlarla hayranlarının güvenini zedelemiş olsa da son iki yıldır yaptığı işlerle de hayranlarının güvenini tekrar kazandı. Resident Evil 7: Biohazard, yeni nesil Monster Hunter World falan derken Capcom insanların gönülde tekrar taht kurmaya başladı. Bunların üstüne, Resident Evil 2: Remake’in oldukça iyi olmasından sonra  beklentiler arttı ve gözler Capcom’un diğer serisine dikildi: Devil May Cry. Capcom’un RE motorunun Resident Evil 2: Remake’deki harikalarını gördükten sonra aynı motorla Devil May Cry 5’i görecek olmak benim acayip ilgimi çekmişti. O rahatsız edici derecede vücut ya da daha spesifik olarak surat detaylarıyla Dante’yi görmek istiyordum. 

Devil May Cry 5’in herhangi bir videosunu ya da gameplay’ini izleyenlerin bildiği gibi karakterlerin (daha doğrusu Dante ile Nero’nun) suratlarının önceki oyundakilerle zerre alakası yok. Hatta E3 2018’de gösterilen fragmanın ilk sahnesindeki Nero’yu gördüğümde şok olmuştum. Red Queen’i ateşleyene kadar onun Nero olduğunu anlayamamıştım. Çünkü aradaki fark çok büyük abi, insan afallıyor.

Sonrasını biliyorsunuz fragmanlar fragmanlar fragmanlar… Nero’nun kopan kolu, dayak yiyen Dante, eski seslendirmen kadrosu, yeni villain, Vergil falan derken iyice gaza geldik. Sonra 8 Mart geldi, oyun çıktı ve fiyatı 400 liraydı. Ben de ne yaptım? Tabii ki de her oyun aşığı gibi arkadaşım bitirdikten sonra ondan ödünç aldım (Tancan’a buradan selamlar) ve sonuç olarak hem mutluyum hem de mutsuzum ama çoğunlukla mutluyum. Mutsuzluğumun çoğu nedeni hikayeyle alakalı.

Hikaye

Oyunun hikayesi Devil May Cry 4’ün 5 yıl sonrasında geçiyor. Bizim Nero seyyar Devil May Cry ofisi açıp Dante’nin yan sanayisi gibi şeytan avcılığı yapmakta ve Kyrie ile de halinden memnun bir hayat sürmektedir. Bir gün Nero garajda karavanla ilgilenirken garaja aniden yırtık elbiseli, yüzünü kapüşonla kapatmış, “Grrrr hyyyyaar” diye sesler çıkartan ve onca fragmandan sonra bana baya gizemli gelen hatta o kadar gizemli ki gizeminden ölecek olan bir yabancı girer. (Ha bu arada, “Yabancı” derken Nero’ya yabancı; bana değil.) Nero yabancıyı evsiz biri sanar, ona “Aç mısın? Kyrie çok güzel yemek yapar ve her zaman fazladan yapar.” der ve yabancıya, evinin sofrasında bir yer teklif eder.Lakin bu yabancı bir zombidir ve Nero’nun kolunu kopartıp yer, hemen ardından da içeriye Residen Evil’den Leon Scott Kennedy girer. Şaka, tamam sondu kızmayın. Yabancı Nero’nun dediklerine karşılık vermez. 

Onun yerine bizimkinin şeytan kolunu kopartıp Yamato’yu alır ve bir portal açarak garajı terk eder. Şimdi oyunun hikayesine devam etmeden önce bir şey demek istiyorum. Devil May Cry 4’ten de bildiğimiz gibi Yamato sadece Sparda’nın soyundan gelenlerin kullanabileceği bir kılıçtır. Düşünün bakalım, bir adam Nero’nun şeytan kolunu tereyağından kıl çeker gibi koparıyor sonra Devil May Cry evreni için ikonik olan ve tek bir karakterde gördüğümüz hareketi yapıyor, yani kılıçla havada artı şekli yaparak bir portal açıyor.

Kim bu sizce? Gabe Newell mı? Neyse, hikayeyi bitirdikten sonra bu konuya geri döneceğim. Nero kolunu kaybettikten birkaç gün sonra Red Grave şehrinin ortasından kocaman bir ağaç yükselir.

Yaşamak için kana ihtiyaç duyan ve çevresindeki her canlıyı kökleriyle parçalayıp kanını emen bu ağacın ismi Qliphoth’tur ve Urizen adında çok güçlü bir şeytan tarafından kontrol edilmektedir.

 Qliphoth’un ortaya çıktığı sırada Dante’nin kapısında yeni nesil Star Wars’den Kylo Ren pardon V adında bir adam belirir ve Devil May Cry ekibini Urizen’in icabına bakması için tutar. İşin sonunda Nero kolunun intikamını almak için, Dante ise dükkanının faturalarını ödeyebilmek için Qliphoth’un yolunu tutar. 

Ancak bizim ekip Urizen’e ulaştıklarında görürler ki Urizen’in gücü tahminlerinin çok ötesindedir. Hatta efsanevi şeytan avcısı Dante bile Urizen’le baş edememiştir. Şavaşın kötüye gittiğini fark eden Dante, Nero ve V’nin kaçması için kendini feda eder. Çaresizce Qliphoth’dan kaçan Nero, dördüncü oyunda kaybettiği dostu Credo’nun ardından Dante’yi arkasında bırakmasını kendine yedirememiştir. Yenilginin üstünden bir ayın üzerinde bir süre geçmesine rağmen Dante’den hala haber yoktur. Qliphoth’dan kurtulan Nero ve V Dante’yi bulmalı ve er ya da geç Urizen’le tekrar yüzleşmelidirler. Evet klasik Devil May Cry senaryosu. Dante’ye gelen bir iş, Dante’nin yoluna taş koyan bir kötü adam ve hikayeye dahil olan yan karakterler. (Aslında Nero bu hikayede Dante kadar etkili ama siz anladınız benim demek istediğimi.) Hiçbir sorun yok aynen.  Ancak küçük bir şey demek istiyorum: İtsuno Bey napıyorsunuz? Ne içindi bu plot twist? Hayır Capcom hiç mi düşünmedi insanların işin ardında Vergil’ın olduğunu çok kolay bir şekilde anlayacağını. Bu senaryo fanservice’den başka bir şey değil. Tamam Devil May Cry 4’ün DLC’sinden Vergil’ın şeytan dünyasından geri döndüğünü biliyoruz. Yani Vergil’ın bir noktadan sonra senaryoya dahil olması bayat bir şey olmaz. Peki gerçekten de Vergil’ı hikayeye dahil etmenin yolu, koca senaryoyu dünyanın en kolay anlaşılan plot twistlerden bir tanesiyle heba etmek mi? Soruyorum sana eeeeey Capcom! Tüm oyunu, kimliği bir sır olması gereken kötü adamın kim olduğunu bilerek oynamak çok rahatsız edici bir şey. “Devil May Cry’ın senaryosu kimin umrunda ki? Asıl olay oynanışta.” diyenler için: Benim umrumda!

 Sonuç olarak, Devil May Cry 5 hikaye konusunda DMC Devil May Cry’dan daha iyi olsa da kendisi de sütten çıkmış ak kaşık değil. Yine de Devil May Cry 5 oynanış konusunda bu eksikliğini fazlasıyla kapatıyor.

Oynanış

Devil May Cry 5’te (şimdilik) oynanabilir üç tane karakter var ve tamamen olmasa da üçünün de komboları (özellikle V’nin) birbirinden farklı. Bu yüzden DMC Devil May Cry incelemesinin aksine bu incelemede üç ayrı karakterden bahsedeceğim. O zaman karakterlerin oynanış sırasına göre başlayalım.

Nero

 Hikaye kısmında bahsettiğimiz gibi Nero, kolunu Vergil’a kaptırdığı için Devil Trigger ve düşmanları çekme/atılma yeteneğini kullanamıyor. Bunun yerine, karakterler bölümünde bahsedeceğim Nico adlı iş ortağının onun için yaptığı robot kolları kullanıyor. Yani bu oyunda Devil May Cry 4’ten biraz daha farklı bir Nero oynuyoruz. Tabii bu durum oyunun sonuna doğru değişiyor.

 Çünkü Nero, shounen animelerdeki gibi sevdiklerini korumak adına bir anda aşırı güçlü oluyor, kolunu tekrar oluşturuyor ve kendine özel Devil Trigger’a sahip oluyor ve Nero işte o zaman başlıyor. Oyunu ilk defa Son of Sparda zorluğunda oynadığınız, yani ikinci defa oynadığınız zaman, Devil May Cry 4’teki Nero’nun daha akıcı mekaniklere sahip haliyle oynuyoruz. Tabii bunların yanında Nero’nun silahları olan Red Queen ve Blue Rose’u unutmamak lazım.

Red Queen

 Bu silah Nero’nun sahip olduğu tek yakın mesafe silahı. Red Queen, çok olmasa da kendi kombolarına sahip ama en büyük özelliği charge yeteneğinin olması. Red Queen üst üste üç kere charge olabilir. Charge olduğu zaman alevlenir ve fazladan hasar verir. Red Queen’in komboları charge yeteneğine göre şekil değiştirir mesela normalde düşmana zıpkın gibi atılabilidiğiniz bir yetenek var, eğer bu yeteneği charge’ınız olduğu zaman kullanırsanız dönerek ve alevler saçarak atılırsınız.

 Red Queen’in charge yeteneğini kullanmak, daha doğrusu bir kere charge etmek için belirle bir tuşa ard arda basıp sonra basılı tutmanız lazım.

Yani şöyle gözükeceğinize

Şöyle gözüküyorsunuz.

Blue Rose

 Nero’nun tek sahip olduğu uzak mesafe silahıdır. Blue Rose’un da en büyük esprisi charge yeteneğinin olması. Tabii Red Queen gibi, Nero’nun yetenekleri değiştiren çok yönlü bir yetenek olduğunu sanmayın; biraz daha mütevazi.

Devil Breakers

 Oynanış kısmının başında bahsettiğim gibi Devil Breakers, Nero’nun şeytan kolu yerine kullandığı robotik kollar. Toplam 12 tane Devil Breaker var ve her birinin kendine has özellikleri var. Devil Beaker’ın iki farklı kullanımı var: biri Devil Breaker tuşuna bir kere basarak, diğeriyse tuşa basılı tutup bırakarak (ultisi diye bahsedeceğim bundan) kullanılır. Ultisi bittikten sonra Devil Breaker kırılır.

1)  Overture

Oyunda ilk edindiğimiz Devil Breaker, Overture. Birinci özelliği düşmana cereyan çarptırmak. Ultisi kolumuzu düşmanın içine sokup kolumuzu koparıyor. Ultiyi uyguladığınız düşmana Blue Rose ile ateş ederseniz düşmanın içindeki kol patlar ve çevreye hasar verir.

2)  Gerbera

Gerbera Nero’yu olduğundan daha mobil (mobilite konusundadaha etkili kullar var) bir karaktere dönüştürüyor. Kendinizi bir anda düşmanın üstüne fırlatabilir ya da Magneto edasıyla adamı kendinizden uzaklaştırabilirsiniz. Ultisi belirli süreye kadar aralıksız lazer ışını atmak.

3)  Punch Line

Punch Line aralarında en eğlencelilerinden bir tanesi.Kendisi roket gibi elinizden fırayıp düşmana kendi başına durmadan yumruk atar ve Punc Line ile surf yapabilirsiniz. Ultisi güç biriktirip bir anda düşmana sağlam bir aparkat indirmek.

4)  Helter Skelter

Elinize bildiğiniz matkap ucu takmışsınız gibi düşünün. İlk yeteneği düşmana kolumuzu saplayıp delmemizi sağlıyor. Ultisi yatay eksende dönerek düşmana atılmak ve hasar vermek.

5)  Tomboy

Bu kolu ilk kullandığınızda “Götünden kurt mu var? Dursana olm!” diyebilirsiniz, biraz charge’larsanız düz vuruşu etkiler ama ulti durumuna getirirseniz uça kaça döne döne kıvıra kıvıra düşmana saldırırsınız.

6)  Buster Arm

Bu kol sizdeyken bildiğiniz Devil May Cry 4’deki Nero’yu kullanıyorsunuz. Birinci yeteneği düşmana tutup yere vurmak. Ultisi düşmanı tutup üst üste yere vurup sonra da fırlatmak.

7)  Rawhide

Bu kolun birinci yeteneği düş vuruş şeklinde çalışır.Kolunuzu kırbaç şeklinde savurup düşmanlara hasar verirsiniz. Ultisi Buster Arm’ın kırbaçlı versiyonu gibi düşünün.

8)  Ragtime

Zamanı manipüle eden Ragtime’ın ilk yeteneği belirli bir alanda zamanı yavaşlatmak. Ultisi ise ilk yeteneğiniz alanının genişletilmiş hali.

9)  Gerbera Gp-01

Gerbera’nın üst versiyonu

10) Pasta Breaker

Punch Line’nın birinci yeteneğinin tıpatıp aynısı sadece bütün yeteneklerinin etki süresi daha fazla.

11) Sweet Surrender

Bu kol Kyrie’ye referans olarak yapılmıştır. Canınızı yeniler.

12) Mega Buster

Tamamen Megaman’e gönderme için yapılmış bu kol bildiğiniz Mega Buster’ın aynısı. Birinci yeteneği ciuv ciuv ciuv diye ateş etmek. Ultisi, tek ama yüksek hasar veren bir atış yapmak

V

 V’nin oynanışı daha önceki hiçbir Devil May Cry karakterine benzemiyor. Karakter kısmında daha detaylı değineceğim ama burada da bahsedelim: V fiziksel olarak diğer karakterlerden güçsüzdür ama aldanmayın. Oyunda, oynanabilen karakterler arasında taban hasarı üzerinden hasar verme potansiyeli en yüksek olan karakterdir. Öyle ki, karşınızdaki düşman sayısı 3’ten fazlaysa garanti S yaparsınız, o kadar güçlü.

 V kendisi için dövüşebilen shikigami misali büyülü varlıklardan yararlanır, FRP’lerdeki summoner’lar gibi yani. Yakın mesafe saldırı için panteri Shadow, uzak mesafe saldırı için kuzgunu Griffon ve Devil trigger’ı Nightmare. Shadow ve Griffon’un kendi can barları var.

 V’nin summon’ları,düşmanın canını yeterince azalttıktan sonra düşmanın rengi beyaza bürünüyor. Böyle olduğu zaman V ile gidip son darbeyi indirmeniz lazım yoksa düşman geri ayağa kalkıyor. V’yi dövüşe sahasına yaklaştırmak için bir çaba olmuş ama yeterli değil.

Shadow

 V’nin yakın saldırı summon’ıdır. Saldırı tuşuna bastığınızda Shadow’u çağırısınız ve tekrar saldırı tuşuna bastığınızda düşmana atılır. Tabii, şöyle bir detay var, Shadow siz saldırı tuşuna her bastığınızda düşmana saldırmıyor; eğer saldırı tuşuna basıp tekrar vurmasını isterseniz Shadow önce sizin yanınıza geliyor sonra tekrar sizden komut bekliyor ondan sonra saldırıyor. Kendi komboları olsa da onları da yapması için önce yanınıza geliyor sonra saldırı komutunu alıyor ondan sonra kombo yapıyor. Yani dışarıdan baktığınızda güzel dursa da aslında pratikte kötü bir dövüş sistemi.

Griffon

 V’nin uzak saldırı summon’ı. Yukarıda, Shadow için dediğim her şey Griffon için de geçerli. Bunlara ek olarak, iki kere düşmandan sıyrılmaya çalıştığınızda ya da zıpladığınızda Griffon sizi el bileğinizden tutup uzağa uçuyor.

 V Devil Trigger barından fedakarlık ederek Griffon ve Shadow’u güçlendirebilirsiniz.

V ile ölmeniz çok zor.  Griffon ve Shadow öldüğü zaman V gerçekten tehlikeye giriyor. Tabii bu hiç sıkıntı değil çünkü daha Devil Trigger’ımız var.

Nightmare

 Summon’larınız mı öldü? Canınız mı az? A notunda takıldınız ve S mi yapmak istiyorsunuz? O zaman Nightmare’ı çağır. Nightmare’i çağırdınız zaman iki summon’ınız da yeniden canlanır. Buna ek olarak, Devil Trigger barınız o kadar kolay doluyor ki çoğu sefer summon’larınızın ölmesi sizin için bir sorun olmuyor.

 Nightmare’ı kullanmanızın iki yolu var: birincisi kendi haline bırakın; onu bunu ezsin, yaksın, patlasın çocuk. İkincisiyse, üstüne binin ve siz kontrol edin. İkinci yolu önermiyorum. Çünkü Nightmare’ın bazı komboları havalı görünse de kendi başına daha etkili. Salın çayırlara tutana aşk olsun.

 Bunlar kulağa havalı gelse de ne yazık ki V çok sıkıcı bir karakter. Başlarda eğlenceli gelse de sonradan o kadar sıkıcı oluyor ki ne zaman V’nin olduğu bir bölüme gelsem oflayıp pufladım. Çünkü iki tane taş gibi mobil karakterle oynadıktan sonra V gibi yavaş ve kendini aşırı tekrar eden bir karaktere geçince insanın hevesi kaçıyor.

Dante

 DMC Devil May Cry’daki Dante’nin parmak kadar kombo ve silah çeşidinden sonra orijinal Devil May Cry evrenindeki Dante’yi tekrar oynamak ilaç gibi geldi. O zaman lafı uzatmadan klasik, yakın/uzak mesafe silahlardan, stillerden ve Devil Trigger’dan bahsedelim.

YAKIN MESAFE SİLAHLARI

Rebellion, Devil Sword Sparda ve Devil Sword Dante

 Bu üç kılıç hikaye olarak farklı ancak oynanış olarak Rebellion ve Devil Sword Sparda aynı kılıçlar. Devil Sword Dante’nin kombo sayısı ikisinden de daha fazla. Burada 18’e 7’lik bir farktan bahsediyoruz.

 Bildiğiniz gibi Rebellion Sparda’nın Dante’ye verdiği kılıç. Urizen Rebellion’u kırdıktan sonra bizim Dante Sparda’nın kılıcını yani Devil Sword Sparda’yı kullanıyor. Sonra “Lan, hep merak etmişimdir; babam Rebellion’u neden bana verdi?” der ve Vergil’ı taklit ederek Rebellion’u kendine saplar. Yanındaki Devil Sword Sparda’yla da reaksiyona girince Devil Sword Dante’ye ve Devil Trigger bölümünde bahsedeceğim yeni şeytan formuna sahip olur

 Devil Sword Dante’nin taban hasarı, diğer kılıçlardan daha güçlüdür (Red Queen dahil). Oynanış açısından dışarıdan bakıldığında Nero’nun Red Queen’iyle oynuyormuşsunuz gibi gözükür ama alakası yok; Devil Sword Dante, Red Queen’den çok daha hızlı bir kılıçtır. Hatta Dante’nin, Nero ile aynı olan üç tane kombosu var ve hepsini daha hızlı ve daha akıcı gerçekleştiriyor.

Balrog

 Hem tekme odaklı hem de yumruk odaklı hale gelebilen bu silah oyundaki en fazla kombo sayısına sahip olan silah. Taban hasarı Dante’nin diğer silahlarına göre az olsa da potansiyeli oldukça fazla ve mobilitesi güçlü bir silah.

 Yumruk stiliyle tekme stili başta aynı gibi gözükse de tekme stilinin dövüş alanı yumruk stiline göre oldukça geniş.

Cavaliere

 Tekerleği testere olan ve bir motorun ikiye ayrılmış halin olan Cavaliere, Dante’nin taban hasarı en yüksek olan yakın mesafe silahı. Oyundaki bir bossu yendikten sonra ediniyoruz. Kendisinin motora dönüşüp düşmanlara hasar verdiği bir formu da mevcut.

 Daha çok hızlı silah geçişlerinde kombonuz yarım kalmasın diye kullanırsınız.

King Cerberus

 Bu silah önceki oyuna göre daha da geliştirilip güzelleştirilmiş. “Ne demek bu şimdi?” diyenlere: Bu silah önceki oyun sadece buz hasarı veren bir nançukaydı. Bu oyundaysa alev hasarı veren bir Wushu sopasına ve Shaman King’deki Ren’inkine benzeyen, şimşek hasarı veren ve üç parça katlanabilen bir mızarağa dönüşüyor. Yani burada kendi içinde görünüş ve oynanış olarak üç farklı silaha dönüşebilen bir silahtan bahsediyorum. Balrog yetmedi mi? O zaman alın size King Cerberus.

UZAK MESAFE SİLAHLARI

 Ebony&İvory ve Coyote-A

 DMC Devil May Cry incelememde bahsettiğim için kısa keseceğim. Aralarındaki tek fark Coyote-A (temel hasar dahil) daha fazla vuruyor. İkisinin de charge attackları var. 

Kalina Ann

 Eski Devil May Cry hayranlarını (benim değil) favori silahı olan Kalina Ann bu oyunda 2.0 olarak karşımıza çıkıyor hatta X2 olarak çünkü bu oyunda çifte Kalina Ann var. Oyunun bir bölümüne gizlenmiş ekstra bir Kalina Ann var. Zaten diğerini senaryo gereğini alıyoruz. Ekstra olan Kalina Ann’i, Senaryo gereği verilenden önce buluyorsunuz. Hasar X2, havalılık X2 ve Gunslinger Stili ile iki Kalina Ann birleşip tek bir silah oluyorlar.

Dr. Faust

 Dante’nin şu meşhur Micheal Jackson dansını görmüşsünüzdür. İnternet bununla alakalı tepki videoları dolu hatta. Bunların hepsinin sorumlusu işte bu arkadaş. Dr. Faust oyundaki en güçlü silah. Mermi olarak red orb kullanıyor ve karşılığında düşmandan fazladan red orb düşüyor. Eğer kötü oynamadıysanız çok fazla red orbunuz oluyor. Zaten bölüm sonlarında ortalama B harfi aldıysanız oldukça fazla red orbunuz oluyor.

 Peki Dr. Faust’un gücü ne? Hemen bir örnek veriyim: Gunslinger stilinde Dr Faus’tu charge’larsanız bütün bosslara tek atıyorsunuz.

 STYLES

 Orijinal Devil May Cry’da yapımcı ekip silahların türlerinden yola çıkıp sonradan artan sayısıyla Dante’nin  oynanışını çeşitlendirecek bir özellik eklediler. Bu özelliğin ismi Styles. Devil May Cry 1’in yapım aşamasında Trickster, Swordmaster, Gunslinger, Royal guard ve Devil Trigger olmak üzere beş tane Style olması planlanıyordu ama sonradan Devil Trigger’ı daha farklı bir konsept olarak oyuna koydular.

 Trickster

 Dante’ye mobilite veren bu Style özellikle hareketli düşmanlara karşı oldukça etkili. Direkt düşmanın yanına ışınlanabildiğiniz bir yeteneğiniz var siz düşünün yani.

Swordmaster

 Dante’nin yakın mesafe silahlarıyla alakalı olan bu Style, Dante’nin her yakın mesafe silahı için ekstra yetenek ekler ve kendine özel kombosu oluşur.

Gunslinger

 Swordmaster’ın sahip olduğu yeteneklerin aynısının uzak mesafe silahlarıyla olan versiyonu ama daha da etkilisi. Herhangi bir uzak mesafe silahının Gunslinger ile açılan yeteneğinin hasarı o kadar fazla ki fantezi olsun diye oyuna konulduğu çok belli. Özellikle Dr. Faust… İnternet one shot videoları kaynıyor

Royal Guard

 Oyundaki bütün saldırıları ama bütün saldırıları engelleyebildiğiniz bir style olsa, tabii sınırı olması şartıyla, nasıl olurdu? Karşınızda Royal Guard. Bütün saldırıları engeller ve charge saldırısı yapabilir. 

Devil Trigger

 Devil Trigger saldırılarınızı güçlendirir ve canınızın yenilenmesini sağlar ama bu oyunda yeni bir demonic form eklendi, Sin Devil (Sin Majin) Trigger.

Sin Devil Trigger

 Dante’nin Rebellion’u kendine sapmasıyla Rebellion’u özümseyip ardından Devil Sword Sparda’yla reaksiyona girmesiyle ortaya çıkan bu form Dante’nin şu anda Devil May Cry evrenindeki en güçlü hali. Tamamen hasar vermeniz için tasarlanmış bir oyun dizaynı var. Klasik Devil Trigger’ın aksine canınız yenilenmiyor ama bunun yerine Sin Devil Trigger’ın kendi komboları mevcut. İnsan formundaki Dante ile Sin Devil Trigger Dante oynanış olarak çoğu yönden farklı karakterler.

 Devil Trigger barıyla Sin Devil Trigger barı farklı. Devil Trigger barınızdaki enerjiden fedakarlık ederek Sin Devil Trigger barınızı doldurabilirsiniz ya da darbe yiyerek.

 Dante şuana kadar oynadığım en eğlenceli hack and slash karakteri. Özellikle Dante must die zorluğunda Devil May Cry 5’ten aldığım zevki başka hiç bir hack and slash oyunundan almadım.

 Başlamadan önce oyun size iki zorluk seçeneği veriyor. Eğer oyundan gerçekten zevk almak istiyorsanız Devil Hunter modunda oynayın. Öbür türlü “Devil May Cry tek tuşla geçiliyor ya.” diye gezersiniz ve oyundan gram zevk almazsınız.

 Red orb olayı hala devam ediyor ama taban can ve Devil Trigger barınızı arttıran eşyalar ve yellow orb haricinde eşya olayını komple çıkarmışlar. Eşya yerine çevredeki materyalleri parçalayarak red orb, White orb ve green orb toplayabilirsiniz.

Karakterler

Nero

 Nero bildiğiniz shounen animelerdeki ana karakterlerin aynısı. Sevdiği kız (Kyrie), ona gıcık davranan ama içten içe sevgi besleyen ustası (Dante), geçmişimden gelen gizem (Vegil), komik arkadaşı (Nico) ve ciddi arkadaşı (V)… Yani Devil May Cry: Nero’nun yolu diye anime çıkarsalar bana batmaz. Aslında Devil May Cry’ın animesi varken üstüne bir de bunu ekleseler fena olmazdı.

 Hikaye bölümünden öncede bahsettiğim gibi dördüncü oyundaki arkadaşı Credo’yu ve oyunun başında kısmen Daten’yi kaybeden ve Dante tarafından, Qliphot’dan şutlanırken “Ayak bağı!” diye azarladığı için oyun boyunca “Ya, bana ayak bağı dedi ya!? :’(“diye gezen karakterimiz Nero aslında kendine güvenen ve korkusuz biridir. Kolaykolay korkmayan, kendi sınırlarını bilen, zor durumlardan kurtulmak için pes etmeden yol arayan inatçı bir karakterdir. Ancak bahsettiğim sebeplerden dolayı bu oyunda kendini güçsüz ve yetersiz hissediyor.

 Dış görünüş olarak dördüncü oyundan çok farklı gözükse de bu hali de bana kötü gelmiyor.

 Şimdi gelelim herkesin yıllardır bildiği ama kesinliğe kavuşmamış o spoiler’a.

 Dante Urizeni tokatlar, V gelip Urizen’le birleşir ve ardından Vergil ortaya çıkar, Dante’ye “Dinlen,sonra bul beni gapışalım.” der, portal açıp gider. Dante ve Nero baş başa kalır.

Dante: Evine dön Nero. Bu işin seninle bir alakası yok artık.

Nero: Siktir oradan! O adam yüzünden kolumu kaybettim!

Dante: Bu senin savaşın değil. Onu durdurmam lazım ve bütün mesele de bu.

Nero: Bütün eğlenceyi sana kaptırmam Dante!

Dante: Hayır anlamıyorsun

Nero: Neden o zaman? Dur, bana yine ayak bağı diyeceksin değil mi?

Dante: Hayır…

Nero: NEDEN O ZAMAN?

Dante: ÇÜNKÜ O SENİN BABAN!

 Evet Nero Vergil’ın oğlu. Kitap serisinde bu bilgi verilmişti ve ben istemeden bin kere maruz kaldığımda bu spoilerın benim için büyük bir heyecanı olmadı ama insanların bu sahneye baya coştuğunu biliyorum.

 Bunları bir araya getirince Devil May Cry 5’in bir bakıma Nero’nun karakter gelişimi geçirdiği ve kendini baştan tanıdığı oyun oluyor ama hatunla telefonda konuşup gaza geldikten sonra. Daha da detayına girersek, tam olarak İKİ DAKİKA OTUZ SEKİZ SANİYE SÜREN BİR KARAKTER GELİŞİMİ. Sen karakter gelişimi yapma Capcom tamam mı? Allah rızası için yapma.

V

 Vergil’ın insan yanını temsil eden V, Vergil’ın Yamato’yu kendine saplayıp içindeki mutlak şeytanı ortaya çıkarması sonucu doğdu. Bu yüzden fiziksel olarak güçsüz bir karakter ve bastonla yürüyor. “Benim bir adım yok daha iki günlüğüm.” derken dalga geçmiyordu yani. Şimdi Vergil’ın iç dünyasında Kylo Ren olmayı istediğini hepimiz biliyoruz da niye isim V? Neyse bu konuda çok zırladım.

 Karakterin tavırlarını beğensem de gotik giyim tarzını sevmediğim için dış görünüşüne hiçbir zaman ısınamadım. Söylediği şiir ve hikayelerden alıntılardaki göndermeler güzeldi. Olsa da olmasa da fark etmez tadında bir karakter.

Dante

 Dört oyunda gördüğümüz ve sevdiğimiz Dante’yi olduğu gibi tekrar görüyoruz. Yani üstüne ne ekleyebilirim ki? İşin en ciddi anlarında espri yapan, ne yaparsa yapsın her zaman havalı olan, karşıdakini hafife alıyormuş gibi davransa da aslında tam tersi olan ve her zamanki gibi fakir olan Dante. Sadece Vergil’ın onca yıldan sonra bir anda ortaya çıkmasına şaşırıp bir anlığına ciddileşse de karakterin orijinal haline sadık kalmışlar. Vergil’la savaşırken Nero’nun bunları ayırıp Vergil’ı durdurucağını söylediğin de Dante’nin “Durduracakmış, götüm… Ne yapıyorsan yap.” deyip tüm dövüş boyunca yere yatıp uyuması bunun büyük bir ispatı.

Vergil

 Şükürler olsun ki DMC Devil May Cry’dan sonra, ortaya çıktığında bize zorluklar çıkartan, Dante’ye gerçekten rakip olduğunu sadece gücüyle değil hal ve tavırlarıyla da gösteren Vergil’ı tekrar gördük. Evet güç hastası, şerefsiz, hayiyetsiz, godoş, bencil ama bir o kadar da gururlu olan Vergil yine karşımızda.

 Oyunun son bölümlerinde Vergil ile Dante’nin arasındaki ilişkiye de değinmişler hatta okadar değinmişler ki olay koca şehrin yok olması değil hangi kardeşin pipisinin daha uzun olduğuna karar vermesi olmuş. Capcom’un, Devil May Cry’ın senaryosunu üçüncü oyundan sonra özenmeden yazmasına anlam veremiyorum.

Nico

 Bu sevgili parlak mühendis kızımız dördüncü oyundan tanıdığımız şerefsiz Agnus’un ve kitaplarda geçen Alyysa Martin’in kızı, aynı zamanda da Ebony&İvory’i yapan Nell Goldstein’in torunu. Fragmanları izleyenler Nico’nun oyun boyunca boş yapan ve sinir bozan bir karakter olacağını düşünmüşlerdi ama öyle değil. Nico’nun diyalogları çoğu zaman absürt olsa da yerinde oluyorlar ve sinir bozucu olmuyorlar. Kendisini genelde yetenek açma ya da silah geliştirme ekranında görüyoruz. Dante’nin Dr. Faust’unu ve Nero’nun Devil Breaker’ını yapan mucit Nico’dur.

 Oyunda kendisiyle alakalı en sevdiğim detay bölümlerde bossa gitmeden önce, karşımız çıkan ankersörlü telefonlarla Nico’yu aradığımızda nerede olursak olalım karavanla beraber gelmesi. Gökdelende misin? Uçarak gelir. Yer altında mısın? Yer kabuğunu delerek gelir. Qliphoth’da mısın? Koca ağacı tırmanıp gelir. En güzeliyse her ankesörlü telefon sahnesinin birbirinden farklı olması. Emek harcandığı çok belli.

Lady ve Trish

 Uzun zaman sonra Lady ve Trish’i görmek güzel olsa da bu oyunda haklarının pek verilmediğini düşünüyorum. Lady ve Trish normalde eğlenceli karakterlerdir ama bu oyunda diğer karakterlere göre çok silikler. Ne doğru düzgün bir diyalog ne de oynanabilirlik… Bu iki karakterin fanservice için konulduğu çok belli. Lady’nin davranışlarının da orijinalinden farklı olması gözümden kaçmadı ve hoşuma da gitmedi. Üçüncü oyunda casual, dördüncü oyunda daha açık ve beşinci oyunda yine casual giydirmelerindeki amaçlarının ne olduğunu da hala anlayamadım. Malum çıplak sahnelerin varlığını düşününce bu kıyafet değişimlerinin sebebinin uluslararası kadın hareketlerinden gelen tepkilerden dolayı olduğunu hiç sanmıyorum. Kısacası karakterleri sırf oyunda olsunlar ve kitle çeksinler diye koymasalar daha iyi olurmuş. Şu anda, benim tükürdüğümü yalamam için Capcom’un Lady ve Trish için özel bölümlerin olduğu DLC falan yayınlaması lazım.

 Görünüş

 Grafikler çok güzel. Surat yapıları ve animasyonlar nesil farkı olmasıyla birlikte önceki oyunlardan kat ve kat daha güzel. Capcom muhtemelen bu RE motorunun ekmeğini daha çok yiyecek.

Müzikler

 Şu Devil Trigger şarkısı var ya, hani E3 trailer’ında da çalan müzik heh o müziği umarım seviyorsunuzdur çünkü Nero ile her savaşa girdiğinizde o müzik çalıyor. V’deyse k-pop müziği gibi bir şey çalıyor. Dante’de ise enstrümantal metal müzik çalıyor.

 Uzun bir aradan sonra sevdiğimiz ve beğendiğimiz Devil May Cry’ı tekrar görmek çok güzel. Oynanış olarak en sevdiğim hack and slash oyunu oldu. Her ne kadar hikaye açısından çoğu zaman beni üzse de oynanış faktörüyle o boşluğu çok rahat dolduruyor. Arkadaşım bu oyunun Steam key’ini 200 TL’ye buldu. Bu yüzden bu oyuna 200 TL vermişim muamelesi yapacağım.

200 TL için 8.7/10

400 TL için 0/10

 Hiçbir oyun 400 TL etmez arkadaşlar. Tekrardan Capcom’a buradan selam olsun. EEEEEEY CAPCOM KARDEŞİ KARDEŞE KÜSTÜRME!