Kadınları Merkezine Alan 7 Spor Animesi
Fazla bilinmeyen animelerin olduğu güzel bir liste...

İster profesyonel bir atlet, ister tutkulu bir taraftar, isterseniz işin sadece para kısmında olun her şekilde spor ve spora dair etkinlikler hayatımızın bir parçası olmaya devam ediyor. Bu durum animelerle de birleşince biz seyirciler için tadından yenmeyecek müthiş bir kombinasyon halini alıyor.

Piyasada spor içerikli yüzlerce anime ve manga olmasına rağmen bunlardan çok azı spor yapan kadınları ele alıyor. Hatta biraz daha ileri gittiğimizde spor hayatının içerisinde yer alan bu kadınların ciddi biçimde resmedildiği yapımların sayısı son derece kısıtlı. Örneğin bu bağlamda; karışık dövüş sanatlarına odaklanan Teppu ya da voleybol şampiyonluğu mücadelesi verilen Shoujo Fight benzeri yapımlar şu an için sadece manga düzeyinde kalmış durumdalar.

Anime tarafına geçtiğimizde ise bu liste kapsamında ince eleyip sık dokumak zorundayım. Sporcunun kız arkadaşı ya da menajeri rolünü üstlenen karakterlerin yapımlarına bu listede yer verilmeyecek. Ayrıca “kadınların ciddiye alındığı” mottosunu kullandığımıza göre içerisinde Ecchi ya da Fanservice olan serileri de dışarıda bırakıyoruz.

Umarım beğeneceğiniz bir liste olmuştur. İyi okumalar...

Attack No.1

Attack No.1

MAL Reytingi: 6.82 | Yayın Tarihi: 7 Aralık 1969 | Stüdyo: Tokyo Movie Shinsha

Attack No.1, 1969 yılında yayınlanmaya başlayan eski bir seri olsa da bu liste için biçilmiş kaftan olduğu söylenebilir. İlk shoujo spor animesi olarak kayıtlara geçen Attack No.1, içerisinde barındırdığı tarihsel öğelerle birlikte kesinlikle izlenmeyi ve okunmayı hak ediyor. Seri boyunca biz izleyiciler, ulusal şampiyonayla yetinmek istemeyen ve içten içe dünyanın en iyisi olmanın hayallerini kuran Ayuhara Kozue karakterinin voleybolculuk serüvenine tanıklık ediyoruz.

Attack No.1’ı diğer yapımlardan ayıran en önemli özelliklerinden birisi de başarının sporcu üzerindeki negatif etkilerine değinen nadir yapımlardan olmasıdır. Kahramanımız daha büyük başarılar elde ettikçe karşısına çıkacak tek engelin daha güçlü rakipler olmadığını; zirvedeki yerini korumak için üzerinde yaratılan baskıyla ezilebileceğini, tavan yapan özgüveni yüzünden beklenmedik durumlarla karşılaşabileceğini ve aynı hedefe yürüyen ama başarısız olmuş arkadaşlarının kıskançlıklarına maruz kalabileceğini çeşitli yollardan öğrenmek zorunda kalıyor.

Ace wo Nerae!

Ace wo Nerae!

MAL Reytingi: 7.04 | Yayın Tarihi: 5 Ekim 1973 | Stüdyo: Madhouse

Sumika Yamamoto tarafından kaleme alınan ve daha sonra ünlü yönetmen Osamu Dezaki'nin anime haline getirdiği Ace wo Nerae! tarihsel öneme sahip bir diğer spor animemiz. Özellikle Oniisama e... ve Bara no Versailles benzeri animasyon çizimlerini sevenlerin izlemesi gereken yapımlardan olduğunu söyleyebilirim. Hikâye 15 yaşındaki kahramanımız Hiromi’nin üst sınıfındaki Reika Ryūzaki’dan etkilenerek tenise başlamasını ve bu süreçte yaşadıklarını konu alıyor.

Ace wo Nerae’nın diğer yapımlardan ayrılan tarafı, ana karakterinin spora doğuştan yetenekli birisi olmamasından ileri geliyor. Hiromi kendi içinde belli bir potansiyele sahip, hatta takıma seçilebilecek kadar. Fakat bu durum takımdaki diğer oyuncuları negatif yönde etkileyerek onun bu pozisyona layık olmadığı görüşünde birleşmelerine neden oluyor. Seride ayrıca başarıya ulaşmak istemenin sporcu üzerinde ne denli baskı oluşturduğunu görüyoruz. Hiromi’nin bu spora olan aşkı ve içinde bulunduğu durumun yarattığı hayal kırıklığı halihazırda kırılgan durumdaki psikolojisini daha da kötüleştiriyor.

Sakat olduğu halde oyuncuların kendini kanıtlamak için maça çıkmaları, performans düşüklüğüne sebep olmaması için aşk hayatlarını bir kenara atmaları… Sporun karanlık yüzüne tanıklık etmemizi sağlıyor Ace wo Nerae. Yine de sosyal ve mental engellerin aşılması halinde başarının geleceğini vurgulamayı ve bunu gerçekleştirmek için de dinmeyen bir azimle çalışmanın şart olduğunu seyirciye hatırlatmasını biliyor (Bu arada serinin Gunbuster animesine ilham kaynağı olduğunu da belirtelim).

Princess Nine: Kisaragi Joshikou Yakyuubu

Princess Nine: Kisaragi Joshikou Yakyuubu

MAL Reytingi: 7.04 | Yayın Tarihi: 8 Nisan 1998 | Stüdyo: Phoenix Entertainment

Kadınların yer aldığı çoğu spor serisinde kadınların kadınlarla mücadele ettiklerini görürüz. Erkek rakiplerle mücadele edenlerin sayısı sınırlıdır. Gerçek hayattaki spor müsabakalarında kadın/erkek ayrımı yapılmaya devam ediyor olsa da, Princess Nine bu tabuyu yıkmaya daha en başından kararlı yapımlardan birisidir. 

Aslında Princess Nine’ın dünyası da bizimkinden farklı değildir. Beysbolun erkek sporu olarak kabul gördüğü bir ortamda kadınlardan oluşan bir takımın turnuvaya katılması teklif edildiğinde herkes bunun saçma bir fikir olduğunu söyler. Ancak bu durum başarıya aç olan kızlarımızı durdurmaya yetmez. Her birisi Japonya’nın en büyük stadyumuna çıkarak kendilerini kanıtlamak istemektedirler. Aynı hedefe odaklanmış bireylerin her zaman iyi geçinemediklerini seyirciye gösteren Princess Nine, saha dışında yaşanan cinsiyet ayrımcılığı, oyunculara psikolojik baskı uygulanması gibi çetrefilli konuları da ele almaktan geri kalmaz.

Yawara!

Yawara!

MAL Reytingi: 7.56 | Yayın Tarihi: 16 Ekim 1989 | Stüdyo: Madhouse

Monster ve 20th Century Boys gibi iki devasa manganın yaratıcısı olan Urasawa Naoki’nin kariyerinin başlarında kaleme aldığı Yawara’yı bu listeye koymamak olmazdı. Yawara, yukarıda sözünü ettiğimiz serilerdeki karanlık tonlara sahip olmasa da insan psikolojisi ve davranışlarını betimlemeyi gayet etkin biçimde başarıyor.

Serinin başrolünde bulunan Inokuma Yawara judo konusunda son derece yeteneklidir, fakat kendisi normal bir hayatı arzulamaktadır. Yetenekli olduğu görülen sporcunun zorla, kendisine bile sorulmadan antrenman üstüne antrenmana tabi tutularak tabir-i caizse robota dönüştürülmesi sorunsalını ele alan seride ayrıca Bamboo Blade benzeri komedi pasajlarına da rastlamanız mümkün. Dövüş sanatları ve antrenman metodları açısından seyirciye pek çok bilgi aktarmayı başaran Yawara’nın Barselona Olimpiyatları’yla aynı zamanda gösterime başlaması ise ilginç bir tesadüf müdür bilinmez. Zira kadınlar judosu ilk kez bu olimpiyatlarda icra edilmeye başlanmıştı.

Kaleido Star

Kaleido Star

MAL Reytingi: 8.03 | Yayın Tarihi: 3 Nisan 2003 | Stüdyo: Gonzo & Production I.G

Junichi Sato'nun Sailor Moon sonrası ele aldığı ilk yapım olan Kaleido Star, artistik jimnastik alanında en tepeyi hedefleyen Sora Naegino’nun hikâyesini anlatmaktadır. Kaleido Sahnesi inanılmaz performansların ortaya konduğu, olağanüstü gösterilerin düzenlendiği bir yerdir ancak buraya seçilmek sanıldığından çok daha zordur. 

Seri boyunca takım çalışması ve arkadaşlığın başarıya giden yolda önemli olduğu vurgulanırken, aynı zamanda kahramanımızın yeteneklerini geliştirmek ve kendini Kaleido Sahnesi üyelerine ispatlamak için canını dişine takarak çalıştığına da tanıklık ediyoruz.

Ginban Kaleidoscope

Ginban Kaleidoscope

MAL Reytingi: 7.43 | Yayın Tarihi: 9 Ekim 2005 | Stüdyo: Karaku

Yine pek fazla bilinmeyen spor animelerinden olan Ginban Kaleidoscope ilginç konusuyla dikkatleri üzerine çekmeyi hak ediyor. Hikâyemiz kendi halindeki artistik patinajcı Tazusa Sakurano’yu ele alıyor. Kahramanımız günün birinde olimpiyatlara katılmanın hayalini kurmaktadır. Ne var ki işler bir anda arapsaçına döner ve kendisini Kanadalı planör Pete Pumps’ın ruhu tarafından ele geçirilmiş halde bulur. 

Ginban Kaleidoscope, ailelerin çocuklarını çok genç yaşlarda spora başlatarak mükemmellik ve başarıya ulaşmak uğruna onları aslında nasıl harcadıklarını başarılı biçimde aktarmayı başarıyor. Profesyonel seviyeye gelenlerin medyanın gözbebeği olduğu bir ortamda, Tazuka’nın bu beklentileri karşılayamayışı neticesinde üzerinde oluşan baskıya ilk elden tanıklık ediyoruz.

Shion no Oh

Shion no Oh

MAL Reytingi: 7.62 | Yayın Tarihi: 14 Eklim 2007 | Stüdyo: Studio Deen

Son olarak, biraz farklı bir yola sapıp içerisinde gizem/gerilim türlerini de barındıran Shion no Oh’a göz atalım. Ishiwatari Shion adındaki kahramanımızın küçükken başından trajik bir kaza geçer. Anne ve babası gözünün önünde öldürülen Shion komşusu Yasuokalar tarafından evlat edinilir fakat bu kaza sonucu konuşma yetisini kaybetmiştir. Yeni ailesindeki Yasuoka Shinji profesyonel bir Şogi oyuncusudur ve bu oyunu Shion'a öğretir. Fakat hikâye bu andan itibaren Shion'un Şogi içinde büyüyüp ailesinin katiliyle nasıl tanışacağını ele alır.

Kendisi de profesyonel bir Şogi oyuncusu olan Katori Masaru'nun kaleminden çıkan Shion no Oh, baş karakterin Şogi becerilerini geliştirmesi ve cinayetin arkasındaki sır perdesini aralamak için verdiği mücadeleyi dengeli şekilde izleyiciye yansıtıyor. Ayrıca Şogi camiasındaki erkek oyuncuların kadınlara yaklaşım biçimlerinden ve kadın/erkek oyuncu sıralamalarındaki adaletsiz tutumdan söz ederek bir sistem eleştirisi getirmeyi de ihmal etmiyor.


**Yukarıdakiler haricinde Taishou Yakyuu Musume, Battle Athletess Daiundoukai, Attacker You ve bu sezon gösterilmeye başlanan Hanebado'yu izlemenizi tavsiye ederim.

"Ama gidiyorum çünkü bugün sahip olduğum her şeyi, elde ettiğim her şeyi, bir şekilde o zaman yaptıklarımıza borçluyum. Ne ekersen onu biçersin. Bedelini ödeme zamanı geldi. Belki bu yüzden Tanrı bizleri önce çocuk olacak şekilde tasarlamıştır, en önemli dersi öğrenene kadar defalarca düşünüp kendimizi yaralayacağımızı bildiği için. Ne alırsan bedelini ödersin, ancak bedelini ödediğin şeyin sahibisindir... Ve sonunda, sahip olduğun şeylerin acısını senden çıkarırlar." - "O", 1986

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Yorumlar

https://www.animeler.net/assets/images/user-avatar-s.jpg

0 comment

Write the first comment for this!

Disqus Yorumları