İlk Bakış: 2020 Kış Sezonu
2020 Kış Sezonu Animelerinin İlk Bölümlerine Kısa Bir Bakış

 2020 Kış Sezonu benim için biraz kurak geçiyor. Hele bir de geçen senenin kış sezonunu düşündüğümüzde, şu an geçirdiğimiz kış sezonu bence baya boş. Devam sezonlarını saymazsak (zaten sayıları aşırı az) ilgimi çeken sadece üç dört anime oldu. Neyse ki önümüzdeki bahar sezonu şimdiden çok güzel duruyor da bu sezonun bu kadar kurak olmasına bir nebze olsun katlanabiliyorum.

Haikyuu!!: To the Top

Image

Stüdyo: Production I.G

Türler: Dram, Komedi, Spor, Shounen

Kaynak: Manga

Özet: Haikyuu!! animesinin dördüncü sezonudur.

 Ben Haikyuu!!'yu görsel kalitesi ve karakterleri için izleyen birisiyim ve bu sezonda değişen sanat tasarımını beğensem de karakter ve çevre çizimlerindeki detay bana sanki biraz azalmış gibi geldi; belki gerçekten de detay seviyesi azalmıştır ya da sadece bana öyle gelmiştir, bilemiyorum. Fakat, emin olduğum bir şey varsa o da saçların önceki sezonlara göre daha kötü durduğu. Özellikle Kageyama'nın saçı geçen sezonlarla kıyaslayınca peruk gibi duruyor. Animasyonlar ise şu anda güzel durumda ama zaten asıl animasyonları resmi maçlarda göreceğimizden dolayı net bir şey söylemek için çok erken.

 To the Top, senaryo açısından tıpkı ikinci sezonun başında olduğu gibi biraz yavaş başladı ama yine tıpkı ikinci sezondaki gibi ilerledikçe açılacağını düşünüyorum. Bu sezonda da Karasuno'daki karakterlerden birisinde Tsukishima'nın ikinci sezondaki karakter işlenişi gibi bir işleniş görmeyi umuyorum ve diyeceklerim şimdilik bu kadar. Zaten asıl önemli olaylar bu kısımda değil, temmuzda çıkacak olan ikinci yarıda yaşanacakmış gibi duruyor.

İZLENİR Mİ?

 Daha fazla Haikyuu!! görmek için can atan birisiyseniz zaten çoktan izlemeye başlamışsınızdır ama kararsız kalanlardansanız ikinci kısmın çıkmasını beklemek iyi bir tercih olabilir.

https://www.turkanime.net/anime/haikyuu-to-the-top

Runway de Waratte

Image

Stüdyo: Ezόla

Türler: Dram, Slice of Life, Shounen

Kaynak: Manga

Özet: Chiyuki Fujito'nun bir hayali vardır: Paris Collection modellerinden biri olmak. Tek engel ise; onun fazlasıyla kısa olmasıdır. Çevresindeki herkes sürekli kısalığını hatırlatsa da, o bu hayalinden vazgeçecek değildir. Fakir bir aileden gelen sınıf arkadaşı Ikuto Tsumura'nın da bir hayali vardır, moda tasarımcısı olmak. Bir gün Chiyuki, Ikuto'nun 'muhtemelen imkansız' diye hayallerinden vazgeçmesinin ne kadar saçma olduğunu fark etmesini sağlar. Bu hikaye, tüm engellere rağmen yürekten inanarak, hayallerinin peşinden koşan iki arkadaşın hikayesidir.

 Modaya karşı ilgili olmayan birisi olarak Runway de Waratte pek de heyecanla beklediğim bir anime değildi ama karakterleri sayesinde beni kendisine çabucak bağlamayı başardı. Ana karakterler, bu tarz çoğu animede bulunabilecek stilde kişiler olsalar da animenin hızlı açılışı ve güzel hikaye anlatımı sayesinde onlar ile çabucak bir bağ kurabildim. Olay örgüsü şimdilik sıradan ilerleyecekmiş gibi gözükse de animelerde aşırı nadir karşılaştığımız moda teması sayesinde kendisini izlettirebilecekmiş gibi duruyor. Hatta, her ne kadar temel ögeler bu tarzdaki diğer animelere benzese bile, moda sektörünün arka planına derinlemesine bir giriş yaparsa oldukça ilginç olaylar ile karşılaşma ihtimalimizin olduğunu düşünüyorum.

 Runway de Waratte'nin seslendirmeleri oldukça iyi, özellikle iki ana karakterimiz olan Fujito ve Tsumura'nın seslendirmeleri ayrı bir iyi. Tsumura'yı seslendiren Natsuki Hanae zaten daha önceden animelerde bolca duyduğum iyi bir seslendirme sanatçısı olduğu için benim açımdan ondan bu performans beklenilebilir seviyedeydi. Fujito'yu seslendiren Yumiri Hanamori'yi ise önemli roller açısından sadece Yuru Camp (Nadeshiko) ve Kaguya-sama wa Kokurasetai'de (Hayasaka) dinlemiş ve iki performansını da beğenmiştim, burada da çok iyi bir performans ortaya koymuş.

 Animenin şimdilik gözüme çarpan tek eksisi animasyon kalitesi oldu ama bu da zaten Ezόla'nın yeni bir stüdyo olmasından dolayı beklediğim bir şey olduğu için pek de büyük bir eksi olmadı.

İZLENİR Mİ?

 Modaya karşı ilgisi olan birisiyseniz kesinlikle izlemelisiniz. "Ben modadan anlamam etmem." diyen birisiyseniz ise, eğer modaya karşı özel bir nefretiniz yoksa, Runway de Waratte belli bir noktaya kadar izlenilebilecek bir anime.

https://www.turkanime.net/anime/runway-de-waratte

Kyokou Suiri

Image

Stüdyo: Brain's Base

Türler: Doğaüstü, Gizem, İblisler, Komedi, Korku, Romantizm

Kaynak: Manga

Özet: Iwanaga Kotoko 11 yaşındayken, bir grup youkai tarafından kaçırılır. İki hafta alıkonulan Kotoko’ya, ruh ve insan dünyası arasında iletişim kurması için 'Bilgelik Tanrısı' olması teklif edilir. Bu teklifi düşünmeden hızlıca kabul eden Kotoko, buna karşılık sağ gözü ve sol bacağını kaybeder. Şimdi, yani altı yıl sonra, başı sıkışan her youkai, Kotoko'ya danışmaktadır. Bu arada 22 yaşında bir üniversite öğrencisi olan Kurou Sakuragawa, sevgilisinden yeni ayrılmıştır. Bunu fırsat bilen ve bir gün Kurou ile evlenme hayali kuran Kotoko, hemen harekete geçer. Bir youkai hadisesi esnasında kendisine iyileştirici güçler bahşedilmiş Kurou'ya çeşitli doğa üstü olayları çözmek ve kaçak youkailerin icabına bakmak için birlikte çalışmayı teklif eder. Ayrıca yeni ortağının duygularına karşılık vermesini beklemektedir.

 Kyokou Suiri, bu sezon en çok beğendiğim animelerden birisi oldu. Anime şimdilik büyük oranda ana karakterlerimizin karşılaştığı youkai gizemlerini çözmeleri üzerinden ilerleyecekmiş gibi duruyor. Yayınlanan fragmanları izledikten sonra Kotoko karakterinin sadece lolibaitten ibaret olacağını düşünmüştüm ama yanılmışım. Kotoko, şirinliği ve komikliğinden daha çok zekası ile ön plana çıkan bir karakter. İlk üç bölümden anladığım kadarıyla; gizemleri ve youkailar ile olan konuşmaları Kotoko halledecekken, işin dövüşme kısmını Kurou üstlenecek ama Kotoko'nun da arada bir birkaç aksiyon sahnesi bulunacak. Ayrıca anime, oldukça diyalog ağırlıklı olacakmış gibi duruyor.

 Kyokou Suiri, görsel ve ses anlamında da oldukça iyi bir anime. Çevre ve karakter çizimleri oldukça detaylı, animasyonlar gayet iyi. Seslendirmeler çok iyi, müzikler hoş. Eğer bu çizgisini koruyarak ilerlerse Brain's Base'in yeni hiti olabilir.

İZLENİR Mİ?

 Doğaüstü temalar üzerinden ilerleyen dedektiflik hikayelerini seviyor ve diyalogların bol olmasını kafaya takmıyorsanız izlenir.

https://www.turkanime.net/anime/kyokou-suiri

Somali to Mori no Kamisama

Image

Stüdyo: Satelight

Türler: Fantezi, Macera, Slice of Life

Kaynak: Web Manga

Özet: Gureishi Yako'nun web mangasından uyarlanan anime, ruhlar ve canavarlar tarafından yönetilen bir dünyada geçiyor. Bu dünyada insanlar nesli tükenmekte olan bir türdür. Hikaye, bir gardiyan golem ile küçük bir kızdan oluşan beklenmedik bir ikilinin baba ve kızı olarak atıldığı macerayı anlatıyor.

 Yolculuk hikayelerine bayılan birisi olarak Somali to Mori no Kamisama, bu sene içerisinde en çok beklediğim animelerden birisiydi ve ilk üç bölümü beklentilerimi fazlasıyla karşılamayı başardı. İlk olarak beğendiğim nokta görselliği oldu. Satelight, son yıllarda Symphogear serisinden çok yüksek miktarlarda gelir elde etti ve bu elde ettiği geliri Somali to Mori'de çok iyi bir biçimde değerlendirmiş. Çevre grafikleri muazzam gözüküyor ve animasyonlar da yeterince iyi. 

 Ana karakterlerimiz olan Golem ve Somali, içinde bulunduklara kalıplara oldukça uyan karakterler. Golem, kendisinden beklenildiği üzere hiçbir insani duygusu olmayan ve etrafında yaşanan bazı olayları anlamlandıramayan ciddi bir karakterken; Somali de bir çocuktan bekleyebileceğiniz her şeyi yapabilen tarzda bir karakter; çevresine karşı çok meraklı, babasına gönülden bağlı ve ilk defa karşılaştığı küçük zorluklar karşısında ne yapacağından bihaber bir çocuk. Somali, anime başlayalı daha üç bölüm olmasına rağmen, izlediğim tüm animeler içerisinde gerçek bir çocuğa en çok benzeyen karakterlerden birisi oldu. Ayrıca bu iki karakterimiz arasındaki baba-kız ilişkisi de daha şimdiden çok güzel işlenmeye başladı, ilerleyen bölümlerde bu ilişki üzerinden dramatik sahneler görmeyi umuyorum. 

 Karakterlerin yazımını bir kenara bırakıp seslendirmelerine baktığımızda orada da çok iyi bir iş görüyoruz. Golem'i seslendiren Ono Daisuke zaten kendisini defalarca kanıtlamış bir seslendirme sanatçısı ve bu animede de harika bir iş çıkarıyor. Daisuke'ye kıyasla bu sektörde çok daha yeni olan Minase Inori de Somali'yi seslendirirken çok iyi bir iş çıkarmış; hatta o kadar iyi bir iş çıkarmış ki gürültücü ve yaramaz çocuklar ile kötü anıları olan birisiyseniz Somali'nin sesini her duyduğunuzda tetiklenebilirsiniz.

 Somali to Mori'nin ilk üç bölümünde en çok beğendiğim ve ilerleyen bölümler için beni en çok umutlandıran yönü atmosferi oldu. Satelight'ın harika görselliği ve Somali to Mori'nin hali hazırda bulunan dünyası birleşince, tıpkı Made in Abyss'te olduğu gibi her saniyesinde fantastik bir dünyada olduğunuzu hissettiren harika bir atmosfer ortaya çıkmış. Şimdiden gelecek bölümlerde göreceğimiz çeşit çeşit mekanı ziyaret etmek için sabırsızlanıyorum.

İZLENİR Mİ?

 Eğer yolculuk hikayelerini ve fantastik dünyaları seven birisiyseniz hiç beklemeden hemen koşun izleyin.

https://www.turkanime.net/anime/somali-to-mori-no-kamisama

Jibaku Shounen Hanako-kun

Image

Stüdyo: Lerche

Türler: Doğaüstü, Komedi, Okul, Shounen

Kaynak: Manga

Özet: "Hanako-san, Hanako-san... orada mısın?" Kamome Akademisi'nde, okulun Yedi Gizemi'nden biri olan Hanako-san'ın; eski okul binasının üçüncü katındaki kızlar tuvaletini işgal ettiğine ve çağrıldığında dilekleri gerçekleştirdiğine dair rivayetler ortalıkta dolaşmaktadır. Romantizm hayali ile gizem sever kızımız Nene Yashiro, bu perili tuvalete gider ama karşılaştığı Hanako-san hiçte hayal ettiği gibi değildir! Kamome Akademisi'nin Hanako-san'ı aslında erkektir!

 Jibaku Shounen Hanako-kun, fazla beklediğim bir anime değildi ama sanat tasarımı ile beni çabucak içine çekmeyi başardı. İlk üç bölümden anladığım kadarıyla senaryo ilerleyişi, ana karakterlerimiz her bir iki bölümde bir karşılaştıkları okul gizemleri ile uğraşmaları şeklinde olacak. 

 Bu tarz her birkaç bölümde bir farklı hikaye ile gelen animelerin genelde en büyük sıkıntısı her bir hikayenin aynı kalitede olamaması olsa da ana karakterlerimiz olan Hanako, Nene ve Kou çok eğlenceli bir üçlü oluşturduğu için sıkıcı olan hikayeleri bile izlenebilir kılacaklarmış gibi duruyor. Ayrıca üçünün de seslendirmelerine bayıldım, özellikle Hanako'nun seslendirmesi harika olmuş.

 Animeyi izlemeye başlamadan önceki korkularımdan birisi, ciddi anlarda olur olmadık şekilde işin içine komedi katıp ortamın bütün havasını bozacakları yönündeydi ama şimdilik komedi sahneleri ile ciddi sahneler birbirlerinden ayrı olacaklarmış gibi duruyor.

İZLENİR Mİ?

 İzlenir, özellikle biraz komedi eklenmiş hayalet hikayelerini seviyorsanız kesin izlenir.

https://www.turkanime.net/anime/jibaku-shounen-hanako-kun

Dorohedoro

Image

Stüdyo: MAPPA

Türler: Aksiyon, Fantezi, Komedi, Korku, Seinen

Kaynak: Manga

Özet: Ölümün kol gezdiği, yasa ve etiğin unutulduğu "Hole" olarak isimlendirilen bir şehirde, bir büyücü klanı karanlık büyü sanatlarını kullanarak tüyler ürperten deneylere imza atmaktadırlar; insanları bir böcek gibi avlayıp onların üzerinde çeşitli büyüler denemek gibi. Nikaido'nun yolu, karanlık bir sokakta insandan çok sürüngene benzeyen Caiman ile kesişir. İkisi birden bu lanet büyüyü ortadan kaldırabilmek için Hole'daki büyücüleri avlamaya başlarlar. Fakat baş büyücü En, halkını katleden ve kendisine büyü işlemeyen bu kertenkele adamı durdurmak için kendi "temizlikçi" ekibini gönderir ve iki dünya arasında büyük bir ölüm-kalım mücadelesi başlar.

 Dorohedoro, senaryo ve karakterler anlamında iyi başladı ama CGI bence pek olmamış. Daha doğrusu CGI animasyonlar güzel olmuş ama karakterlerin yüzleri hiç olmamış. Caiman dışındaki karakterlerin hepsinin yüzü donuk ve cansız hissettiriyor, zaten Caiman'ın yüzünün diğer karakterlere göre bir nebze daha iyi durmasının sebebi de bir sürüngenin suratına sahip olması. Kısaca Dorohedoro'nun animesi, insan karakterlerin yüzleri açısından hiç güzel durmuyor.

 Görselliği bir kenara bırakırsak anime şimdilik iyi ilerliyor. Sihirbazların üst sınıf bir yaşam sürerken Hole halkının düşük yaşam koşullarında hayatta kalmaya çalışmaları güzel bir konsept ve hikaye ilerledikçe bu konseptin hem atmosfer hem de yaşanan olaylar olarak bize daha fazla hissettirilmesini umuyorum, oradan güzel bir şeyler çıkacakmış gibi duruyor.

 Animenin ilk üç bölümünü genel olarak beğenmiş olsam da atmosfer olarak beni pek içine çekemedi. Eminim gri tonların hakim olduğu kasvetli atmosferleri seven kişiler Dorohedoro'nun atmosferine bayılmıştır ama ben bu tarz atmosferlerden çok, doğaya daha yakın olan atmosferleri seven birisi olduğum için Dorohedoro'nun atmosferi beni kendine bağlayamadı.

İZLENİR Mİ?

 Kan ve vahşetin üst seviyelerde olduğu animeler arayan ve CGI'ı pek kafaya takmayan birisiyseniz izlenir.

https://www.turkanime.net/anime/dorohedoro

Pet

Image

Stüdyo: Geno Studio

Türler: Doğaüstü, Gizem, Psikolojik, Seinen

Kaynak: Manga

Özet: Bazı insanların başkalarının zihinlerine girme gibi bir gücü vardır. Bu güçle insanların anılarını kontrol edebilir, bazı olayları silebilir, hatta suikast bile düzenleyebilirler. Ancak bu güç o kadar güçlüdür ki geri tepip gücü kullanan kişinin kalbini tüketebilir. Bunu önlemek için zincir kullanan bu kişiler, başkalarının onlara davranış şekli yüzünden "Evcil Hayvan" olarak anılırlar.

 Pet'in ilk bölümleri beklediğim kadar iyi çıkmasa da yine de güzel bölümlerdi. Konsept ve uygulama açısından animeyi oldukça beğendim, hem karakterlerin hem de izleyicinin aklı ile oynaması hoşuma gitti. Ancak, teknik açıdan animenin büyük sorunları var. Çoğu sahne cilalanmamış hissettiriyor, animasyonlar bazı sahnelerde gayet iyiyken bazı sahnelerde ise çok kötü. Ses efektleri güzel olsa da seslendirmeler ve soundtrackler vasat. İlerleyen bölümlerde senaryo gidişatı daha iyi bir hale gelmezse ortalamanın üstüne çıkamayan bir anime olacakmış gibi duruyor.

İZLENİR Mİ?

 Ciddi bir hikayeye sahip, gerçekliği yıkan animeleri seviyorsanız izlenir; ama bu tarz animeleri sevmeyen birisiyseniz şu anlık izlemenize değecek bir şey yok.

https://www.turkanime.net/anime/pet

Rikei ga Koi ni Ochita no de Shoumei shitemita.

Image

Stüdyo: Zero-G

Türler: Komedi, Romantizm

Kaynak: Web Manga

Özet: Yukimura Shinya ve Himuro Ayame, birbirlerine aşık olan ve aşkın formülünün bilimsel teorilerle çözülüp çözülemeyeceğini araştıran iki bilim insanıdır. Bu mükemmel fırsatla, birbirlerine ifade ettikleri duyguların formülünü çözebilecekler mi?

 RikeKoi, sağlam bir olay örgüsü olmayan bir romantik komedi animesi. Ana karakterlerimiz her bölüm karşılaştıkları veya kendileri ortaya çıkardıkları durumlar çevresinde hem komik hem de romantik olaylar yaşıyorlar. Kısaca bu, benzerlerinden defalarca gördüğümüz bir romantik komedi hikayesi. Ancak, RikeKoi'nin benzerlerinden farkı; direkt olarak, "Yukimura-kun, ben galiba sana aşığım." cümlesi ile başlayıp, iki ana karakterimiz de bilim insanı olduğu için bu aşkı sayılar ile kanıtlamaya çalışmaları üzerinden ilerlemesi. Yani işin içine çok yüksek miktarda bilim giriyor, bilimsel terimlerin kullanılmadığı sahne sayısı yok denecek kadar az. İşin içine bilim karışınca, ikili arasındaki apaçık görülen olayların ciddiyetle açıklanmaya çalışılması da mizahi açıdan komik oluyor. Yani en azından benim için öyle oldu, ben RikeKoi'nin komedisini beğendim.

 Görsel konuda animenin pek bir olayı yok, zaten bir Zero-G animesinden görsellik bekleyen birilerinin olduğunu da sanmıyorum; ama seslendirmeler çok iyi. Özellikle ana karakterlerden Yukimura'yı seslendiren Uchida Yuuma'nın performansına bayıldım. Kendisini 2019'da da birkaç animede dinleme fırsatına erişmiştim ve o animelerde de çok iyi performanslar ortaya koymuştu. Böyle giderse favori seslendirme sanatçılarımdan birisi haline gelme olasılığı oldukça yüksek.

İZLENİR Mİ?

 Bilime ilgisi olan ve romantik komedi animelerini seven birisiyseniz hiç düşünmeden izleyin.

https://www.turkanime.net/anime/rikei-ga-koi-ni-ochita-no-de-shoumei-shitemita

Darwin's Game

Image

Stüdyo: Nexus

Türler: Aksiyon, Gizem, Shounen

Kaynak: Manga

Özet: Sıradan bir lise öğrencisi olan Kaname Sudou, Darwin's Game isimli gizemli bir mobil oyuna davet alır. Kaçış şansının bulunmadığı ve ona saldıran güçlü oyuncuların olduğu bu sosyal oyuna olan dahil olan Kaname, hayatta kalmayı başarabilecek midir?

 Darwin's Game, bu sezon umutla başlayıp istediğimi alamadığım animelerden birisi oldu. Özgün bir karakter kadrosu ve senaryo ilerleyişi beklerken, bulduğum şey daha önce aynısından defalarca gördüğüm karakterler ve hikaye ögeleri olunca bir tık hayal kırıklığına uğradım. Bir de üstüne başkahramanımız Kaname, zekice planlar yapabilen ama ağzını açtığı anda o zekasından kırıntı bile kalmayan bir karakter olunca daha ikinci bölüm bitmeden animeden çabucak soğudum. Eğer ilerleyen bölümlerde anime birden bire seviye atlayıp daha kaliteli bir hale gelmezse güzel beklentilerle başladığım bu yapımdan kötü anılar ile ayrılacağım gibi duruyor. 

İZLENİR Mİ?

 Eğer bu tarz, sıradan bir karakterin kendisini bir anda ölümcül bir durumun içinde bulduğu aksiyon yapımlarına pek denk gelmediyseniz ve bu konsepte bir ilginiz varsa Darwin's Game'i izlerken oldukça eğlenebilirsiniz ama eğer bu tarz yapımları daha önce birçok kere deneyim etmiş birisiyseniz buluşmanızı önermem.

https://www.turkanime.net/anime/darwin-s-game

Eizouken ni wa Te wo Dasu na!

Image

Stüdyo: Science SARU

Türler: Komedi, Macera, Okul, Seinen

Kaynak: Manga

Özet: Asakusa Midori bir anime yaratmak istemektedir ama ilk adımını kendi başına atamayacak kadar cesareti kırılmış durumdadır. Tamamen şans eseri, gizlice animatör olmayı hayal eden sosyetik Mizusaki Tsubame ile tanışır. Midori'nin, parayı seven en iyi arkadaşı Kanamori Sayaka ile birlikte, enerjik üçlü yavaş yavaş "nihai dünyalarını" gerçeğe dönüştürmek için çalışırlar.

 Eizouken güzel bir temaya sahip olsa da gerek karakterleri, gerek atmosferi, gerekse de seslendirmeleri ile beni pek açmayan bir anime oldu. Tsubame dışındaki iki ana karakterimiz olan Midori ve Sayaka'nın tasarımlarını, seslendirmelerini ve kişiliklerini hiç beğenmedim. Aynı stüdyonun elinden çıkmış son anime olan Devilman: Crybaby'yi göz önüne alarak animasyon anlamında yüksek kalite bir çalışma bekliyordum ama anlaşılan keramet Netflix'teymiş, çünkü Eizouken'in animasyonları her ne kadar iyi olsa da Devilman: Crybaby'nin animasyonlarının yanına bile yaklaşamıyor. Karakter yüzleri CGI gibi hissettirse de çevre çizimleri övgüyü sonuna kadar hak ediyorlar. Eizouken, çok kaliteli ve detaylı çevre çizimlerine sahip.

İZLENİR Mİ?

 Animelerin nasıl yapıldığına dair bir ilginiz varsa ve hayalperest anlatım tarzını seviyorsanız izlenir ama onun dışında şimdilik anime pek bir şey göstermedi, hikayenin daha çok başlarındayız.

https://www.turkanime.net/anime/eizouken-ni-wa-Te-wo-Dasu-na

Murenase! Seton Gakuen

Image

Stüdyo: Studio Gokumi

Türler: Komedi, Okul

Kaynak: Manga

Özet: Hayvanlarla dolu bir okul olan Seton Akademisi, nüfusun azalması sayesinde diğer yaratıklardan daha az insanın olduğu bir okuldur. Hayvan düşmanı ve sınıfındaki tek erkek insan olan Mazama Jin, aşık olduğu Hino Hitomi'yi gözüne kestirmiştir. Ancak bir anda dişi kurt Ranka'nın sürüsüne zorla katılmak durumunda kalır. Saçmalıklarla dolu okul hayatı başlamıştır.

 Aslında animenin özetindeki son cümle, bu animeyi çok iyi tanımlıyor; Murenase! Seton Gakuen, saçmalıklarla dolu bir anime. Bu saçmalıklar yer yer komik olurken, yer yer sıkıcı olabiliyor ama kesin olan bir şey var ki o da yaşanan tüm olayların absürt olması. Karakterlerine baktığımızda ise gördüğümüz kişiler, herhangi ortalama bir komedi animesinde bulabileceğiniz türde iki boyutlu boş karakterler. Bunlar dışında bir de hayvanlara yönelik bilgilendirici kısımlar var, bu kısımlar öyle aşırı detaylı bilgiler içermeseler de hoş eklentiler. Görsel anlamda ise hiç özel bir yanı yok; sıradan çizimlere, sıradan atmosfere ve ortalama animasyonlara sahip.

İZLENİR Mİ?

 Kafa dağıtmak için haftalık şekilde izleyeceğiniz yeni çıkmış bir komedi animesi arıyorsanız izlenir ama onun dışında önermem.

https://www.turkanime.net/anime/murenase-seton-gakuen

number24

Image

Stüdyo: PRA

Türler: Spor

Kaynak: Orijinal

Özet: Natsusa Yuzuki, ragbi takımının yıldızı olmayı umarak üniversiteye girmiş, ancak belirli koşullar nedeniyle artık ragbi oynayamamaktadır. Ibuki Ueoka da ragbiyi bırakmış bir üst sınıf öğrencisidir. Bu ikiliyle birlikte Natsusa'dan hoşlanmayan çömez Yasunari Tsuru, Natsusa'yı örnek alan Yuu Mashiro ve Natsusa'nın çocukluk arkadaşı Seiichirou Shingyouji Kansai Üniversitesi ragbi liginde birlikte savaşacaklardır.

 Eğer bu animenin kapağını görüp, "Bu ne lan? Bu anime, yakışıklı erkekleri kullanıp kız izleyicileri çekmeye çalışan bir anime gibi duruyor?" diye düşündüyseniz çok doğru düşünmüşsünüz. Çünkü, number24 tam olarak öyle bir anime. Hatta ilk bölümünü izlerken mobil bir otome oyunundan uyarlandığını sanmıştım ama meğerse orijinal yapım bir animeymiş.

 number24, birçok açıdan klişelerle dolu. Karakterlerin kişilikleri klişe, geçmişleri klişe, animedeki olay örgüsü klişe, hatta grafikleri bile klişe. Ancak, bu klişelere rağmen yine de karakterlerle bağ kurabiliyorsunuz, yani en azından birkaçı ile. Özellikle animenin tamamen karakter odaklı olan ikinci bölümü oldukça hoşuma gitti; ama yine de animenin geneli sanki bir oyunun reklamı için yapılmış gibi duruyor. Bu sezon bittikten sonra number24'ün mobil oyunu çıkarsa hiç şaşırmam.

İZLENİR Mİ?

 Ragbiye karşı bir ilginiz varsa veya kapaktaki erkekler hoşunuza gittiyse izlenir ama onun dışında şimdilik oldukça ortalama bir spor animesi olacakmış gibi duruyor.

https://www.turkanime.net/anime/number24

Itai no wa Iya nano de Bougyoryoku ni Kyokufuri Shitai to Omoimasu.

Image

Stüdyo: Silver Link.

Türler: Aksiyon, Bilim Kurgu, Fantezi, Komedi, Macera, Oyun

Kaynak: Hafif Roman

Özet: Arkadaşı Risa Shiromine'den bir davet aldıktan sonra Kaede Honjou, VRMMO oyunu New World Online oynamaya başlar. Oyun hakkında bilgisi olmayan Kaede, tüm puanlarını savunmaya heba etmektedir. Tabii sonuç olarak, sihir yapamaz ve hareketleri yavaştır. Hatta tavşanlardan bile dayak yemektedir. Bununla birlikte, defans puanlarını maksimuma çıkardığı için "Mutlak Savunma" isimli, tek vuruşta öldüren bir yetenek elde eder. Tüm saldırıları geçersiz kılan bu zehirli yetenek ile acemi Kaede, düzeni alt üst ederek çeşitli maceralara atılır.

 Sonbaharda çıkan fragmanını izledikten sonra bu animenin aşırı kötü çıkacağına neredeyse kesin gözüyle bakıyordum. Fragmanlarda gösterilen ana karakterimizin kıyafetleri, posterinde seksi bir kadın bulunan, "Sınıfını seç, silahlarını geliştir, oyuna başla!" tarzı sloganlara sahip tarayıcı oyunlarından fırlamış gibi duruyordu. Sonra bu ana karakterin yaptığı hareketleri görünce artık animenin saçma sapan bir olay örgüsüne sahip, moeservice ile dolu berbat bir anime olacağına neredeyse emin olmuştum. Ancak, anime beklediğimden çok farklı çıktı. İlk olarak animenin saçma sapan bir olay örgüsü yoktu; bir VRMMO animesi için oldukça sıradan, etrafta gezip seviye atlayayım sonra da etkinliklere katılayım tarzı bir olay örgüsüne sahipti. Ayrıca ben animenin görselliğinin baya kötü çıkmasını beklerken tam aksine oldukça iyi bir görsellikle karşımıza geldi. Özellikle aksiyon sahnelerindeki animasyon kalitesi, kendisini tamamen aksiyon animesi olarak tanımlayan bazı animelere taş çıkartacak seviyedeydi. Fakat, moeservice konusunda haklı çıktım. Animenin büyük bir çoğunluğu komedi üstünden ilerlerken, geri kalanı moeservice ile ilerliyor ve arada da birkaç aksiyon sahnesi bulunuyor. Kısaca Itai no wa Iya, her ne kadar iyi bir anime olmasa da beklediğim kadar berbat da çıkmadı; şimdilik ortalama üstü ilerliyor ve böyle de devam edecekmiş gibi duruyor.

İZLENİR Mİ?

 Yeni çıkan animeler içerisinden izleyecek güzel bir komedi animesi arıyorsanız ve moeservice sizi fazla rahatsız etmiyorsa izlenir.

https://www.turkanime.net/anime/itai-no-wa-iya-nano-de-bougyoryoku-ni-kyokufuri-shitai-to-omoimasu

Infinite Dendrogram

Image

Stüdyo: NAZ

Türler: Aksiyon, Bilim Kurgu, Fantezi, Macera, Oyun

Kaynak: Hafif Roman

Özet: 2043 yılında, 'Sonsuz Dendrogram' isimli, dünyanın ilk başarılı VRMMO'su piyasaya sürülür. Oyun; diğer tüm şaşırtıcı özellikleri ile birlikte beş duyuyu mükemmel şekilde simüle etme yeteneğine ek olarak, oyunculara sonsuz olanaklarla dolu bir dünya vaat etmektedir. Yayınlanmasından iki yıl sonra, yakın zamanda üniversite birinci sınıf öğrencisi olacak Reiji Mukudori, sonunda oyunun bir kopyasını satın alıp oynamaya başlayabilecektir. Deneyimli ağabeyi Shuu ve ortağı Embryo'nun yardımlarıyla, Reiji, 'Sonsuz Dendrogram' dünyasında bir maceraya atılır. İnanılmaz gerçekçiliği ve sonsuz olanakları ile bilinen bu oyun dünyasında neleri keşfedecektir?

 Bu sezon çıkmış bir başka VRMMO animesi olan Infinite Dendrogram her ne kadar güzel bir dünyaya sahipmiş gibi dursa da ilk bölümlerde bu dünyayı tanıtmaya fazla odaklandığı ve başkahramanı da ağır klişe bir Gary Stu olduğu için beni çabucak baydı. Ayrıca animedeki tek klişe başkahraman da değil; gerek waifu materyali bir kıza dönüşen silah, gerekse oyuna yeni başlayan ana karakterimizin hemencecik oyundaki en ünlü NPClerden veya oyunculardan birisiyle karşılaşması olsun tonla klişe mevcut. Infinite Dendrogram'ın bu sezon izlediğim en kötü anime olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

İZLENİR Mİ?

 VRMMO konseptine ilginiz varsa ve yavaş başlangıçları sıkıntı etmiyorsanız izlenir ama onun dışında şimdilik zamanınızı harcamaya değecek bir anime gibi durmuyor. Gerçi ilerleyen bölümlerde de zamanınıza değecek bir animeye dönüşeceğini sanmıyorum; çünkü, büyük ihtimalle 12-13 bölümde sezon finali yapacak ve ikinci sezonunu asla çıkmayacak, bu yüzden de orijinal kaynağın devamında aşırı harika şeyler oluyorsa bile anime izleyicileri bu olanları göremeyecek.

https://www.turkanime.net/anime/infinite-dendrogram

Nekopara

Image

Stüdyo: Felix Film

Türler: Komedi, Romantizm

Kaynak: Visual Novel

Özet: Köklü bir Japon şekerleme imalatçısının oğlu olan Kashou Minaduki kendi pastanesi "La Soleil" i açmak için yola çıkar. Eşyalarını açarken, ailesinin gizlice kutuda büyüttüğü iki kedi kız bulur. Chocola ve Vanilla. Başta onları geri göndermek istese de ısrarlarına dayanamaz ve La Soleil'i birlikte işletmeye başlarlar. Kız kardeşi Shigure ve ailenin diğer kedi kızları Azuki, Maple, Cinnamon ve Coconut'la zamanları çok güzel geçmektedir. Bir gün Chocola bazı işler için dışarı çıktığında bir kedi yavrusu ile karşılaşır. Hikaye burada başlar.

 Kedi kızları seven biri misiniz? Her gece uyumadan önce keşke kedi kızlar gerçek olsalar diye mi düşünüyorsunuz? Hatta işi abartıp bu sevginizi bir fetişe mi dönüştürdünüz? O zaman doğru yerdesiniz! Nekopara, hayallerinizi gerçekleştirmek için sizinle! Bu animede farklı zevkler için hazırlanmış çeşit çeşit kedi kız bulunmakta. Kahverengi veya beyaz saçlı kedi kızları sevmiyor musunuz? Hiç sıkıntı değil. Elimizde sarı saçlı kedi kızdan tutun, esmer tenli kedi kıza kadar her şey mevcut. Arayın hemen evinize geti---

İZLENİR Mİ?

 Kemonomimi fetişi olan birisiyseniz yer yüzündeki cennetin ön izlemesine hoş geldiniz, Nekopara'yı doyasıya izleyin. Eğer bu ön izleme animesini beğenirseniz de Nekopara'nın erogesini indirip hayallerinizi süsleyen o dünyaya doğru yolculuğa çıkabilirsiniz. Ancak, eğer hayvan kulaklı kızlara karşı bir ilginiz yoksa bu animeye bakmanıza hiç gerek yok.

https://www.turkanime.net/anime/nekopara-tv

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Yorumlar

https://www.animeler.net/assets/images/user-avatar-s.jpg

0 comment

Write the first comment for this!

Disqus Yorumları